Çok çalışılırak geçen herşeye rağmen yine de uyunamayan bir hafta daha. Yeni filmler, yeni yüzler, yeni işler derken akılda kalan sorular silsilesi "kimim, neyim, nerden gelip nereye gidiyorum" ve daha da önemlisi "olmam gereken yerde miyim ?"... Emin olduğumu söyleyemem.
Bu arada izlediğim yeni filmlerde mantar çıktı :) Fantastic Four'un animasyonları ve compositing'i harika ancak hikaye standart. Panic Room - bir yıl sonra nihayet - 'u izlerken sıkıldım; Phone Booth tek bir mekanda geçmesi ve aksiyonun hiç durmaması ilgimi çekti, Joel Schumacher bu işi biliyor; Der Untergang, Hitler'in son günlerine geniş ve tarafsız bir perspektiften bakması açısından izlenebilir; Great Escape yine 60'lardan kalma yıldızlar geçidi kadrosuyla çok keyifli bir savaş filmi, klasik nazi kampı ve kaçış hikayesi ama film bittikten sonra 3 saatin geçtiğini anlamıyorsunuz..
Peki bu kadar film niye izlenir ya da niye bu kadar uykusuz kalınır ? Geri çevrilen bir evlenme ya da birlikte yaşama teklifi olabilir mi dersiniz ? Kadınlar... Hepsi aynı mı ne :)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder