Tamam ben garip bir adamım,
orasını geçtim.. Sonunda beni bekleyen elli santimlik pamuk bile derdime çare
değil, onu da anladım. Peki benim dışımda kalanlarda hiç mi eksiklik yok
arkadaş ? Yani bir tek ben mi varım bu şekilde yaşayan ? Bir beni mi bıraktılar
"numunedir, parayla satılmaz" kısmında ? Bir ben mi çözemedim
"cehalet-mutluluk" denklemini ? Bir ben mi yorgunum kendini kötü
hissetmekten ? Derken... Sonunda buldum..
İtiraf ediyorum; bütün hata
benim. Kimden neyin hesabını soracağım ?
Hayatım boyunca kendimle ilgili
herşeyi erteledim. Birinden hoşlandım mesela, söylemedim. Biriyle tartışmaya
girdim, haklı olduğum halde cevap vermedim. Birine borç verdim, geri istemedim.
Aşık oldum evleneyim dedim, teklif etmedim. "Nasılsa yaparım" diye herşeyi
bıkmadan, usanmadan ve zamanın ne kadar hızla geçtiğinin farkında olmadan öteledim.
Kimsenin beni anlamadığını
bildiğim halde, hepsine bir insan gibi, yerine göre bir eş, bir baba, bir
sevgili, bir kardeş gibi davrandım. Mutlu olmaları, hayata tutunmaları ve
kendilerini iyi hissetmeleri için elimden geleni yaptım. Ama -çok sık olmasa
bile- benim de mutlu olmam gerektiğini unuttum.
İstedim ki vicdanım hep rahat
olsun.. Hiç kimseden, hiç birşey istemeden ve hiç bir beklenti içine girmeden
sevdim insanları. Merhametli davrandım. Karşılığı olup olmadığına aldırmadan
hep verdim.
Yani demem o ki, en büyük
kötülüğü kendime yaptım. Çünkü her şeyi erteleyerek kendimi geçmiş zaman
dilimlerinden birinde rehin bıraktım. Herkese çok değerli bir porselen vazo
hassasiyetiyle yaklaşırken kendimi kırdım ve paramparça ettim. Hep sus dedim
yaralanmış kalbime, nasıl olsa yeri ve zamanı geldiğinde söylersin. Söyleyemedim.
Çok yoruldum. Gücüm günden
güne tükeniyor. Köhne bir evin duvarında unutulmuş "Ağlayan Çocuk"
portresine benzemek istemiyorum artık. İşte bu yüzden ; bugüne kadar kendime
yaptığım türlü eziyetler için; başkalarının beni üzmesine izin verip kendimi
hiçe saydığım için; en kötüsü de hak ettiğim halde vazgeçmek zorunda kaldığım
ve tatmadığım bütün mutlu anlar için bizzatihi kendimden af diliyorum.
devam edecek...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder